Farklılık kavramı
çoğunluğun azınlık üzerinde kurduğu baskıdan oluşur. Çoğu yerde bu cümleyi
duymuş olabilirsiniz. Ama neden bu baskının olduğunu anlatıcam ben. Tabii anladığım
kadar.
İnsanlar toplumlar
halinde yaşarlar ve bu toplumların kuralları olması gerektiğine inanırlar. Ve aslında
insanları suçlu yapan bu kurallardır. İnsanlar toplum halinde yaşamaya
alıştığından ve kuralların onları koruduğuna inandıklarından kendine bireysel
kurallar koymazlar. Bu yüzden bazı zamanlarda nefsine hakım olamayıp toplumsal
kuralların dışına çıkarlar. Tabii ki toplumun hukuki kuralları olduğu gibi
birde ahlaki kuralları ve tabuları vardır.
Farklılıklar bu şekilde oluşmaya başlar. Bu tabuların dışında hayat
süren insanlar farklı kabul edilir. Şu an aklıma gelen ilk örnekler dövme ve
uzun saç gibi. Çoğunluğa uymadığı için farklı görünürler. Aslında bu dışlamanın
merkezinde korku, kin ve inkar vardır. Çünkü azınlık çoğunluğun yıllarca
kaçındığı ve kendini koruduğu şeyleri temsil eder. Mesela uzun saç homofobiyi,
dövme ise kendine bilerek acı çektirmeyi.
Sınıf kavaramı
çok daha basittir. George Carlin’ın dediği gibi “Ben bu ülkedeki ekonomik ve
sosyal sınıfları nasıl tanımlıyorum biliyor musunuz? Üst sınıf tüm parayı
kendine saklar, hiç vergi ödemez. Orta sınıf tüm vergiyi öder, tüm işi yapar. Fakirlerse
sadece orta sınıfı korkutmak için vardır. Orta sınıfın işe devamını sağlamak
için...” bütün sınıfsal mücadelenin başında da bu sebep var gibi.
iyi eleştiriyorsun. bolca eleştiri yazmalısın. okunmaya değerler. umarım okuyucu kitlen çoğalır. bence sınıf farklılığı çok saçma günümüzde de bu çok var insanları dinlerine ırklarına 'sınıflarına' göre değil; onları insan oldukları için sevmeliyiz.
YanıtlaSilyaban kızlar kitabını okumanı tavsiye ederim.orada bu çok belli bir şekil de açıklanmış. belki sana yararı olur. ilk başta konusu saçma gelebilir ama asıl önemli olan ana fikridir.