Bizler kazananın belli olduğu
oyunlarda oynayan figüranlar olmaktan bıkmış ve oyundan çıkmış daha doğrusu
sürülmüş insanlarız. Bizler sokak insanlarıyız. Sokaklarda yaşar, sokaklarda
yer, sokaklarda uyuruz. Bizler herkesin uğursuz saydığı kara kedileri sütle
besleyip kendimiz şaraba iktifa ederiz. Tek tesellimiz sizin de bir gün bizim
gibi kaybedeceğinizi bilmemiz. Hepimizin sonunda eşit şartlara geleceğimizi
bilmemiz. Aslında herkes eşit doğar. Neticede hepimiz çıplak geliriz dünyaya ve
zamanla hüzün ve hüsranlarımızı giyeriz üzerimize. Yaşam oyunu boyunca farklı
giysiler giysek bile neticede kara toprağı geçireceğiz oyun sonunda üstümüze. Bu
yüzdendir ki debelenmeye gerek yok en iyisini giyeceğim diye.
Doğumdan sonra bir müddet ana
sütü içer herkes, istisnai anne kayıpları dışında. Daha sonra yemeye başlarız
hırs ve kinlerimizi. Fakat elbet hepimizin ardından dağıtılacak bir helva. O zaman
ne gerek var kuş boku kadar bir yemeyin porsiyonuna beş öğün yemek parası
vermeye “ye tostunu otur aşağıya terbiyesiz” de denilmez ki. Demiyoruz diye
oldu zaten olan. Meze yer gibi adam yemeye başladı millet. Bizde bu tip dertler
yok tabii biz günde iki öğüne şükrediyoruz. Derdim sizlere aptal bir ajitasyon
yapmak değil sadece lüks yemek yeme hırsıyla başkalarının hırslarına alet
olmanızı önlemek. Lakin kimseye emir yerecek kudrette de değilim, kimseden de
emir almayacak kadar bilinçliyim. Kendi irademi başka birinin iradesine
teslim edemem. Edilmesini de istemem.
Madem hepimiz aynı yıldızlarla
uyuyup, aynı güneşle uyanacağız neden ben sokakta yatarken siz lüks evlerde
uyucaz diye hırs yaparsınız. Eyvallah siz gene lüks evlerde yaşayın ama o
hayvanların evi olan ormanları kesip de diktiğiniz plazalarda bize de bir
yastık yok mu? Anladım bizden hoşlanmıyorsunuz, bende sizin gibi olsam benim
gibilerden rahatsızlık duyardım. Ama bize neden sizin gibi olma şansı
vermiyorsunuz. İçinde yaşadığınız sistem sizlerle var olduğu gibi sizler tarafından da
değiştirilebilir. Ve bu sayede belki de bizlerde sizinle aynı şartları paylaşa
biliriz. Doğumumuz aynı, ölümümüz aynı neden yaşamlarımız da bir olmasın değil mi
sevgili insanoğlu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder